Cuma, Mart 19, 2010

bir haftasonu hikayesi...

uykum var, yatağımı ve zuzuyu çok özledim): zuzu benim yastığım (vasıfsız bir şey ama önemli olan konu fonksiyonu) hayatımda çok yer kaplayınca bir şahsiyeti olmalı diye düşündüm(: mesai bitimine 1 saat kala yorgunum, beynim fonksiyonlarını yerine getirmekte direniyor üstüne ofiste yalnızım... uyusam mı ki? neyse az kaldı...
aşık bir dost, ayrılan bir arkadaş, üstüne uzun zamandır görmediğim kişilerle yaptığım kaçamak ve keyifli anlar vee kaçan bir konser&bowling var... iş stresi ve koşturmacayı saymıyorum bile,ne gerek var ki hep olan şeyler... bi kaç günü yok sayalım diyordum, düşünce bu haftayı mı yok saysak diyorum. iyi anlar benimle olumsuz olanlar geri dönüşüm kutusuna(:
gün bitimde tek isteğimse; eve giderken kimsenin üstüne düşmemek, kucağına oturmamak. sonra çok sevdiğim kitapçıma uğrayıp kendime bu haftanın bitimi için kitap hediye etmek ve zuzuyla olan randevuma geçikmemek(: çalar saat olmadan uyanıp, yatmadan önce uyurken dinliyceğim müzikle rahatlamak ve rüyamda baş ucumda sıcak bir kahve görmek(:sonrada bu haftanın kazanına verilen büyük ödül yani kitabımla saadetimi perçimlemek(: nasılsa gün doğana kadar otururum, arayaa birde film sıkıştırdık mı değmeyin keyfime(: en sevdiğim haftasonu etkinliği(: neyse saçmaladım ama uyumamaya çalışıyorum....